Evrad i serif ensiklopediyasi
Muhammed Dımeşkî’den (k.s.) rivayet olundu ki, ‘Kim bu evrâdı hâlis bir niyet ile okursa, bedeninden bütün hastalıklar Allah Teala’nın izni ile kalkar’.
Evrad-ı Şerif okumanın hükmü nedir ?
?kuran ve hadislerde geçen dualar ile düzenli bir şekilde meşgul olmanın adıdır evrat dolayısı ile sünnet veya müstehap olurlar
?Bazi sıkıntılı durumlarda tecrübe veya işaret yoluyla okunan dualar neticesinde sonuç alındığında Okuyan mübarek kişiler tarafından günlük vird getirilen dualardır evratlar
Mesela :
?evradı kuraniyye
Üsame (ra) bir vakitler Acemistan’ın Isfahan şehrine gitmişler. O gün orada (Karamıta) denilen sapık bir mezhep hakim bulunmakta imiş. Mübarek ve muhterem Üsame Hazretlerini hapsetmişler ve sabrı tükeninceye kadar da işkencede bulunmuşlar. Bir Cuma gecesi rüyasında Rasûlü Ekrem (sav) Hazretlerini görmüşler ve Rasûlü Ekrem (sav):
Ya Muhammed b. Üsame; kalk ve Mushaf’ı Şerif’i al ve ondan yedi evrad çıkar. Haftada hergün için bir virdi mahsûsu tertip eyle. Ve hergün o virdi oku. Muhakkak sen hapisten çıkar ve bu halinden daha güzel bir hala erişirsin.
Cuma günü Kur’an-ı Azimüşşan’da bulunan bütün hamde taallük eden ayetleri, Cumartesi günü Kur’an’daki bütün istiğfar ayetlerini, Pazar günü Kur’an’daki tesbih ayetlerini Pazartesi günü bütün tevekkül ayetlerini, Salı günü bütün selâmet ayetlerini, Çarşamba günü bütün tehlil ayetlerini, Perşembe günü de Kur’an-ı Azimüşşan’da mevcut bütün dua ayetlerini toplaması ve hazırlayacağı bu evradı günü gününe okuması tavsiye olunmuş. O mübarek zat Peygamber Efendimizin emirlerine imtisâlen bu evradları hazırlamışlar ve okumağa başlamışlar. Biiznillâhi Teâlâ Cenab-ı Hak da tesirini halk edip hapisten çıkıp kurtulmuşlar. Binaenaleyh her kim ihlâs ile herhangi bir niyet üzerine okusalar, mutlaka muratlarının Allah Teâlâ’nın izniyle hâsıl olacağından hiç şüphe edilmemelidir.
Sonra bir çok evradlar vardır ki, meselâ: Abdülkadir Geylani’nin, Ahmet Rufai Hazretlerinin, Hasan Şazeli’nin, Muhammed Bahaeddin Nakşibendi Hazretlerinin ve daha nice büyüklerin tertip ettikleri günlük ve haftalık evradlar vardır.
Evrad i serif ensiklopediyasi
S.a muhterem hocam. aklımıza takılan soruları artık yurtlarımızda hocaların peşinden koşacağımıza cevabını alabilmek için, sizden daha kısa ve ayrıntılı ve de açıklayıcı bir şekilde alıyoruz. Allah razı olsun. Evrad-ı şerif nedir hocam? Yurtlarımızda pek çok kere katıldım ama kimse de anlatmadı bunun manası şudur, şöyle yapılır filan diye. Günlük olarak tek başımıza yapabilir miyiz? Hikmeti ve sevapları nedir? şimdiden teşekkür ederim. saygılarımla
Ve aleyküm selam.
Öncelikle hatırlatmakta fayda mülahaza ediyorum; mesajınızdaki ifade ve üslûp hoş değil. Madem ki bu yolun yolcusuyuz, tabii ki hocalarımızın peşinde koşacağız, onların söylediklerine kulak ve gönül vereceğiz. Bizim burada yapmaya çalıştığımız da zaten, herkes her şeye gereği kadar zaman ayıramayabilir düşüncesiyle birbirimize/mü’minlere yardımcı olmaya çalışmaktan öte bir şey değil. Dolayısiyle bu tip meselelerimizde doğru ve isabetli olan usûl de, bunları ilgili arkadaşımızla, hocalarımızla görüşmek olmalıdır.
Ayrıca bildiğim ve gördüğüm kadarıyla umumi sohbetlerde olsun, Evrâd-ı Şerife okumalarının akabinde olsun neyin ne olduğuna, fazilet ve mükâfatına dair bilgiler veriliyor. Belki siz rastlamamış olabilirsiniz.
Madem “Günlük olarak tek başımıza yapabilir miyiz?” diye sormuşsunuz, yardımcı olmaya çalışalım. Bunun cevabı gayet açık:
– Yapamazsınız!
Gerek Evrâd-ı Fethiyye, gerek Evrâd-ı Bahaiyye ve gerekse diğer evrâd-ı şerifeler izinsiz okunmaz. Bu virdler aspirin gibi değildir, tabiri caizse ‘reçetesiz satılmaz’. Okuyanlar ruhsatlıdır. Çünkü bunları okumanın ilk şartı, müsaade etmeye mezûn olan zâttan (manevi mürebbîden) izinli olmaktır. İzinli olmayan, murâdına vâsıl olamaz.
Ayrıca okuma usûl ve şartları vardır. Hangi evrâd haftanın hangi günleri okunur, nasıl ve nerede okunur, nerelerde okunmaz, bütün bu şartlara da riayet lazımdır. Kendi kafandan kendi bildiğine göre okumaya kalkışırsan, ricâl-i maneviyyenin tabiriyle, Allah korusun “Bir okka samandan kaç okka duman çıkar görürsün”! Fayda yerine zarar edebilirsin. Çünkü o Evrâd-ı Şerife‘nin tapusu / ruhsatı kendi üzerinde olan zatın himayesinde olmazsın. Dolayısiyle şeyâtîn ve sair süfliyâtın taarruzlarına mâruz kalabilirsin. Her ne kadar bazıları, izinsiz de okunsa oradaki dua-niyaz ve zikirlerden istifade edilir dese de, aslolan söz konusu tehlikeleri nazar-ı dikkate alarak ruhsatsız okumamaktır.
Evrâd-ı şerifeler , bâhusus ayet ve hadislerden derlenmiş me’sûr duâlar, tazarrû, niyaz ve ilticalar, istiğfar, salavât-ı şerife, kelime-i tevhid ve sair zikirlerden ibarettir. Muhteviyatında geçen ezkârın fazileti-ecri-mükâfatı, Efendimiz’in (s.a.v.) hadisleri ve evliyaullah’ın (k.esrarahum) ifade ve icma’larıyla sabittir. Akıl ve hafsalanın alamayacağı derecede büyüktür. “Ehl-i zikrin yanında 70 bin rûhânî bulunur. Evrâd-ı Şerif okuyanın yanında, 700 bin rûhânî bulunur.” [Amme Cüz’ü Tefsir Notları, s. 113] O bakımdan öyle meclisleri kaçırmamaya, oralardan gafil olmamaya gayret etmek gerekir.
Okunmasının hikmeti : Maneviyat erbabının bâtınî yolda terakkisi içindir. Bütün tarikatlerde, bâhusus Nakşî tarikatında bu yolun büyükleri tarafından Evrâd-ı Şerife tilâvetine büyük ehemmiyet atfedilmiştir. Kıymetini bilmek lazım.
Bu hususta fazla söze hacet olduğu kanaatinde değilim. Çünkü zaten hocalarımız her fırsatta anlatmaya çaba gösteriyorlar. Maamafih arzunuz istikametinde bunlardan Evrâd-ı Bahaiyye’den bir nebze bahsetmeye çalışalım.
Evrâd-ı Bahaiyye
( Şâh-ı Nakşibend Muhammed Bahauddin k.s. hazretlerinin evrâdı )
Bu Evrâd-ı Şerif, hayırların, menfaatlerin celbi (temini-getirilmesi) ve kötülüklerin giderilmesi için okunabilir. Fakat unutmamak gerekir ki; günah veya dinen memnu’ ve mahzurlu olan birşey için okunmasında, dua kabul edilmeyeceği gibi okuyan da günahkâr olur, zarar görür.
“Şâh-ı Nakşibend hazretleri, ‘Bana bu evrâdı Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.) âlemi mânâda öğretti. Her gece bana ders verip talim ederdi. Hatta yanında ezberledim’ buyurmuştur”. [ Hamza bin Şemsad, Menbau’l-Esrar ]
Ve yine aynı zat: ‘Evrâdın içinde ism-i Azam’ın 2 kere zikrolunduğunu ve bu ismi 40 kere tecrübe ettiğini söyleyerek, ne zaman ki kitabımda bu ism-i şerifin hangi yerde olduğunu beyan etmek murad ettiysem, her seferinde elim tutmaz, dilim lâl (konuşamaz) oldu. Anladım ki bu mevzuda bana izin verilmiyor’ demiştir.
Şeyh Ebu Ahmed (k.s.) şöyle buyurdu: ‘Evrâdın içinde bir ism-i şerif vardır ki, yer ile gök hazinelerinin kapıları bu isimle açılır’.
Muhammed Dımeşkî’den (k.s.) rivayet olundu ki, ‘Kim bu evrâdı hâlis bir niyet ile okursa, bedeninden bütün hastalıklar Allah Teala’nın izni ile kalkar’.
Bazı rivayetlerde ise Evrâd-ı Bahaiyye hakkında şu dikkat çekici açıklamaları görüyoruz:
‘Kim bu evrâdı okursa, Allah Teala ona nûr, hikmet ve yakîn ihsan eder. Sihirden, hasetten, nazardan korur; onun bütün sıkıntı ve üzüntülerini giderir. Ona izzet kapısı açılır’.
‘Bir kimse bu evrâdı okursa, ehl-i beyti arasında (ailesi içinde) kavgası olmaz, dirlik ve sevgi içinde geçinir. Ve onun üzerine nûrdan bir çadır kurulur, cinler ve şeytanlar o çadırı geçip eve giremezler’.
‘Her ne murad (hayırlı bir istek) için okunursa, Allah Teala’nın izni ile kabul olunacağı bildirilmiştir’.
Evrad-ı şerif ve sabah namazından önceki virdler
Evrad-ı Şerif Sabah namazından sonra, işrak vaktine kadar okunur.
Sabah namazından önce yapılacak olan Vird’de aşağıdaki gibidir.
Gece yarısından sonra sabah namazına yakın veya sabah namazından önce kalkılacak, iki veya dört rekât Allah rızası için namaz kılınacak, Kıbleye karşı oturularak yüz istiğfar
“Estağfurullah el azim min külli zembin ya rahim” Denip Türkçe olarak tövbe istiğfar edilip
“estağfurullah el azim”
Denilerek yüz istiğfar tamamlanacak.
Üç İhlâs ve Fatiha okunup cenabı Peygamberimiz Muhammed Mustafa efendimizin ruhuna ve Âdem peygamberden tüm peygamberlerin
Ruhlarına hediye edilecek,
Vaktin durumuna göre 33 yâda 66 defa
” Allahümme salli ala seyyidina muhammedin
ve ala seyyidine muhammed”
Denilerek salatü salâvatı peygamberimizin ruhuna bağışlanacak,
Kendisi hayatta ve sağmış gibi tefekkür ederek
Manevi huzurunda tazim ve hürmetle ruhaniyetinden imdat izin istenerek,
Destur ya hazret i Allah
Destur ya hazret i Resulullah
Destur ya piranı hakikat ya hazreti Mevlana ve Şemsi Tebrizi
Destur bütün piran hazeratı
Denilerek
“Fa’lem ennehu lailaheillallah Muhammedin rasulullah
hakkan ve sıtkan ve salli ala eşrefi essadı ve nuri cemi’ül enbiya
vel mürselin velhamdüllahi rabbil âlemin”
Allah denilerek hiç sallanmadan,
Baş, yukarı-aşağı elif çizgisinde hareket eder.
Baş, aşağıda iken “Al” yukarıda “lah” denilir.
Ortam müsait ise yüksek sesle, yok değilse
Hafif veya orta sesle “Al-lah Al-lah Al-lah” diyerek
En az başlangıç için 300 ilerisi için 700 adet tesbih,
İsmi celal tabir ettiğimiz Allah ismi şerifi aşkla ve şevkle zikir edilecek.
Tesbih hitamına yakın zikrullah biraz süratlendirilecek.
Zikrullahın adedi tamamlandığında bu gülbang okunacak.
” Allah Allah Allah Allah Allah Allah
Vakti şerifler hayrola
Hayırlar feth ola şerler def ola
Allah -ı Azim-i şanın ismi ile
Kalbimiz tahir mütahir pak ola demler sefalar müjdat ola
Kulübü aşıkan baki şadu handan ola
dem-i hazret-i Mevlana sırrı cenab-ı şemsi tebrizi
keremi imam-ı Ali şefaati Muhammedin resulullahi nebi
huuuu “
Denilerek Fatiha okunacak.
Ezberlenebilirse Haşr suresinin son 5 ayeti
(La yestevi) okunacak.
Kısa vird
Yukarıdaki tarif edilenleri yapamazsak
Ne vakit olursa 100 adet “Allah” ismi şerifi okunacak.
Comments are closed, but trackbacks and pingbacks are open.